top of page

Ebeveyn ve Çocuk Arasında İletişim

Doğru İletişim Nedir? Doğru İletişim Neden faydalıdır?

Aile içi iletişim, anne-baba ve çocuğun bilinçli veya bilinçsiz olarak duygu, düşünce ve bilgileri birbirlerine aktardıkları süreçtir. İletişim anında farklı iletişim türlerini kullanırız. Surat astığımızda, gülümsediğimizde, yüzümüzü çevirdiğimizde, dudak büktüğümüzde hatta küstüğümüzde bile bir mesaj veririz. İletişim becerilerinin öğrenilebilir ve geliştirilebilir olduğu unutulmamalıdır. Anne-baba-çocuk iletişimi olumlu duygular ve alışkanlıklar içeriyorsa her iki taraf için de birlikte geçirilen zaman eğlence ve mutluluk kaynağı olabilir.


Aralarındaki ilişki ve iletişimin sağlam temellere oturması için anne babalar, çocuklarıyla konuşmalı ve çocuklar da anne-babalarıyla konuşabileceklerini hissetmelidir. Aile içi iletişim becerilerinin geliştirilmesi, iletişim becerileri güçlü olan çocukların yetişmesi demektir. Bu çocuklar kendini iyi ifade eden, özgüveni yüksek, çevrelerine saygı duyan, kişiler arası ilişkileri güçlü, sosyalleşme sürecinde bir adım öne çıkan çocuklardır.


Doğru Olmayan İletişim Örnekleri

Kişiler arası ilişkilerde bireylerin bilinçli ya da bilinçsiz olarak yaptıkları pek çok davranış iletişimde çatışmalara, yanlış anlamalara ve kurulan iletişimin etkisizleşmesine neden olmaktadır. İletişim engellerini anne babalar farkına varmadan zaman zaman kullanabilmektedirler. Bunlardan bazıları emir vermek, öğüt vermek, yargılamak, eleştirmek, suçlamak, sorgulamak, alaycı ya da iğneleyici davranmak olarak sayılabilir. Bu tür davranışlar karşıdaki bireyin iletişimi sürdürmesini ve kendini açmasını engeller. Bireyin kendisini ‘anlaşılamıyor’ hissetmesi, öfke ya da küskünlük gibi olumsuz duyguların ortaya çıkmasına neden olur. Çoğu zaman bu tür iletişim kuran bireyler, çevreleri tarafından “zor” olarak nitelendirilirler.


Çocuklarla iletişimi engelleyebilecek davranışlardan bir tanesi de emir vermektir. Sürekli emir alan, yönetilmek istenilen çocuk bir süre sonra kendini iletişime kapatır. Emir alan çocuklar kendilerine güvenilmediği duygusuna kapılır, kararsız ve özgüvensiz bir birey olarak yetişir. Kimi zamanda sürekli emir alan çocuk bir süre sonra bu emirlere uymama yoluna giderek isyankâr bir tavır takınabilir. Bu tür durumlarda anne babasıyla olan iletişiminin zayıfladığını görürüz.


Ebeveynin, çocuğunu başka çocuklarla kıyaslaması da iletişim engeli yaratır. Özellikle bir çocuğun kardeşiyle kıyaslanması, kardeş kıskançlığı oluşturacak bir iletişim engelidir. Kıyaslanan çocuklar yeterince sevilmediklerini düşünebilir, kendilerini değersiz hissedebilir, kendilerine olan güvenlerini kaybedebilirler.


Çocuk ile iletişim kurarken ona zaman ayırmak da iletişimin en önemli unsurudur. Yaptığınız konuşma için ayırdığınız özel bir zaman, göz teması ve dikkat çocuğunuzu daha iyi hissettirir. Bir sorununu, derdini size anlatmaya çalışan çocuğunuzu geçiştirmeye çalışarak aslında ona “Seni ve sorununu önemsemiyorum.” mesajını verirsiniz. Önemsenmeyen ve dinlenilmeyen çocuk değersizlik hissine kapılır, anne baba ile olan iletişimini azaltmaya başlar.


Öneriler

  1. Sağlıklı iletişim kurmanın temel ilkesi, çocuğa karşı koşulsuz sevgi beslediğinizi hissettirmenizdir. Koşulsuz sevilen çocuk, hiçbir davranışıyla bu sevgiyi kaybetmeyeceğini bilir. Bu durum istenen/uygun davranışları yerine getirmesinde daha istekli olmasını sağlar. İstenmeyen davranışlar sergilediğinde bile çocuk kişiliğinin değil, sadece davranışının onaylanmadığını bilmeli ancak ebeveynleri tarafından sevildiğini de hissetmelidir. Bu, en yakınlarına karşı güven duymasını ve olumlu bir benlik algısı geliştirmesini de sağlar.

  2. Çocuğunuz ile iletişiminizi güçlendirmek için onu etkin dinlemek çok önemlidir. Etkin dinlemek demek; göz teması kurarak, çocuğun anlattıklarını açmasını sağlayarak, duygularını isimlendirerek, çocukta “Anlaşılıyorum.” hissini yaratmaktır. Anlaşıldığını, dinlenildiğini hisseden çocuk kendini daha iyi ifade edecek, yaşadıklarını ebeveynleri ile daha fazla paylaşacaktır. Çünkü anlattıkları sebebiyle sorgulanmayacağının, eleştirilmeyeceğinin veya hafife alınmayacağının bilincinde olacaktır.

  3. Çocuklarla konuşurken hem bir yetişkinle konuşuyormuş gibi saygılı hem de bir çocukla konuşulduğu unutulmadan sabırlı, şefkatli olunması gerekmektedir. Ayrıca çocuklarla konuşurken onların seviyesinde ve anlayabilecekleri kelimeler seçmek iletişimi kolaylaştıracaktır.

コメント


bottom of page